ÖZET
Koronavirüs hastalığı-2019 (COVID-19), yaklaşık 1 yıldır devam eden bir salgına neden oldu. Salgının ne kadar süreceği belirsizliğini korumaktadır. Pnömoni etiyolojisinin belirlenmesi tedavi yaklaşımı için en önemli noktadır. Bu çalışmada toplum kökenli pnömoninin (TKP) COVID-19 pnömonisinden ayrımında faydalı olabilecek parametrelerin belirlenmesi amaçlanmıştır.
Ülkemizde 01.12.2019-30.01.2020 tarihleri arasında, TKP’nin insidansının arttığı ve influenzanın pik yaptığı dönemlerde enfeksiyon hastalıkları polikliniği ve göğüs hastalıkları polikliniğine başvuran ve pnömoni tanısı aldıktan sonra hastaneye yatırılan 53 kişi TKP grubunu oluşturdu. COVID-19 pnömoni grubuna, kombine nazal boğaz sürüntüsünden polimeraz zincir reaksiyonu ile pozitiflik saptanan ve bilgisayarlı tomografide COVID-19’a uyumlu lezyonları olan 37 hasta dahil edildi.
TKP grubundaki hastalarda yaş, lökosit sayısı, nötrofil sayısı, monosit sayısı ve C-reaktif protein (CRP) anlamlı olarak daha yüksekti. İşlem Karakteristik Eğrisi analizinde, yaş CRP monosit sayısı formülünün pozitif prediktif değeri 0,83 ve negatif prediktif değeri 0,75 idi.
Gruplar arası yaş farkı, pnömoni etiyolojisine yönelik farklı çalışmalarda kullanılmıştır. COVID-19 pnömonisinde postmortem çalışmalarda dokularda monosit tespit edilmesinin tüketime bağlı olabileceği düşünüldü. TKP’de COVID pnömonisine kıyasla daha yüksek CRP tespiti literatüre benzer bulunmuştur. Çalışmamız, istatistiksel olarak anlamlı derecede farklı olduğu tespit edilen monosit, CRP ve yaş faktörlerini içeren formülasyonun tanısal ayrımda kullanılmasının uygun olduğunu göstermiştir.