ÖZET
Baziler tepe anevrizmaları tüm intrakranial anevrizmaların %5-10’unu oluşturur. Tedavisinde endovasküler ve cerrahi yöntemler kullanılmaktadır. Cerrahi tedavi tam oklüzyon için hala altın standarttır. Anevrizmanın morfolojik yapısına göre farklı cerrahi yaklaşımlar uygulanabilir.
Kliniğimizde Ekim 2017- Ocak 2020 tarihleri arasında toplam 38 baziler tepe anevrizması saptandı. Bunlardan 16 hastaya cerrahi tedavi uygulandı. Hastaların demografik özellikleri, anjiyografik özellikleri, uygulanan cerrahi yöntem, Glaskow koma skorları, modifiye Rankin skorları (mRS) kayıt edildi.
Hastaların beşi erkek, 11’i kadındı, ortalama yaş 48,3 (20-74) idi. Hastaların dört tanesi insidental saptanırken 12 tanesi subaraknoid kanama ile başvurdu. Cerrahi işlem olarak dokuzuna Pterional, ikisine Pretemporal, beşine fronto orbitozygomatik yaklaşım uygulandı. Tüm hastalarda anevrizma klipe edildi. Bir hastada baziler arter anevrizma domu tam kapatılamadığı için Wrapping uygulandı. Yapılan kontrol anjiyogramlarında bu anevrizma dışındaki tüm anevrizmalarda tam oklüzyon sağlandığı görüldü. Hastalardan iki tanesi exitus oldu. Kalan 14 hastanın 2-16 aylık takiplerinde beş hastada mRS 0, altı hastada mRS 1, bir hastada mRS 2, iki hastada mRS üç olarak saptandı.
Baziler tepe anevrizmaları nadir görülür. Endovasküler veya cerrahi tedavisinde farklı komplikasyonlarla karşılaşılabilir. Oklüzyon sağlanması açısından cerrahi tedavi üstündür. Anevrizmanın yerleşim yerine ve morfolojik yapısına göre farklı cerrahi yaklaşımlar seçilebilir.